Sonbahar ve kış aylarıyla birlikte artan yağışlar, özellikle şehirlerde büyük sel risklerine yol açıyor. Çatı Sanayicileri ve İşadamları Derneği (ÇATIDER) Başkanı M. Nazım Yavuz, yaygınlaşmaya başlayan bitkilendirilmiş çatı uygulamalarının ani sel oluşumu, ısı adaları ve küresel ısınma gibi tehlikelere karşı önleyici etkiye sahip olduğunu söyledi. Yavuz, “Bitkilendirilmiş çatılar, çatı yüzeyine düşen yağmur suyunun cadde ve kanalizasyona tahliyesini bir saate kadar geciktiriyor. Bitkilendirilmiş çatı uygulamasının yaygınlaşması, son yıllarda daha fazla tanık olduğumuz şehir sellerini önemli ölçüde önleyebilir ve enerji tasarrufuna katkı sağlar. Yollarda sel oluşup, arabaları hatta insanları sürükleyip götürmesine karşı riski azaltıcı bir çözüm oluşturabiliriz” dedi.
ÇATIDER Başkanı M. Nazım Yavuz, hızlı kentleşme sonucu şehirlerde yağmur suyunu emen toprak ve yeşil bitki örtüsünün hızla azaldığını belirterek, şunları söyledi:
“Şehirlerde yağmur suyunu emerek tutan toprak ve yeşil bitki örtüsü azalıyor. Bununla birlikte suyu giderlere ve kanalizasyon/yağmur tahliye sistemine aktaran yüzeyler artıyor. Şehir üstüne düşen tüm yağmur suyunun aynı anda tahliyesi esnasında kaçınılmaz olarak zaman zaman sel felaketleri meydana geliyor. Bitkilendirilmiş çatılarda kullanılabilecek drenaj sistemleri, çatı yüzeyine düşen yağmur suyunun tahliye sistemine ulaşımını bir saate kadar süre geciktirebiliyor. Bu süre, sel oluşum riskini azaltmada çok önemli bir etkiye sahiptir. Bitkilendirilmiş çatı uygulamalarını artırarak, üzücü sonuçlara ve kayıplara yol açan sel riskini azaltmak mümkün. Bir mahallede ne kadar çok bitkilendirilmiş çatı varsa, sel riski o ölçüde azalır.”
Hortum riskini de azaltır
- Nazım Yavuz, tüm dünyayı olumsuz etkileyen küresel ısınmadan dolayı sıcaklık farklarının arttığını belirterek şöyle konuştu:
“Türkiye’de bahar ayları eskiden 18-21 derece ortalamalarındaydı. Ancak artık daha sıcak geçiyor, sıcaklık 30 dereceyi buluyor. Yer seviyesi ile yükseklikteki sıcaklık farkı arttı. Özellikle kentlerdeki ısı adaları sayesinde oluşan mikro iklimler, alanlar arasında büyük sıcaklık farklılıklarına, bozulmuş toprak; hava koşulları değişimi, su kaynaklarının ziyan olması gibi olumsuzluklara yol açar. Hortum gibi felaketler artık daha çok meydana geliyor. Gün içinde yapı elemanlarınca toplanan tüm ısı enerjisi havanın soğuması ile dışa veriliyor. Bitkilendirilmiş çatılar yaparak, gün içinde toplanan bu enerjinin büyük bir bölümü toprak ve bitki içinde tutularak, gün batımı saatlerinde dışa yansımaları önlenebilir. Böylece kırsal kesime nazaran ısı adaları içinde oluşan fark azaltılabilir.”
Enerji tasarrufu sağlıyor
Bitkilendirilmiş çatıların tüm faydaları şunlar:
- Yalıtım ömrünü uzatır.
- Enerji tasarrufu (2 l/m2/yıl yakıttan) sağlar.
- Ses yalıtımı (3 – 8 dB) sağlar.
- Canlılar için yerleşim alanı yaratır.
- Çatılarda kullanılabilir alanlar yaratır.
- Toz emilimini (0.2 kg/m2/yıl) artırır.
- Yağış suyu taşkınlarının azaltılmasında etkindir.
- Oksijen üretimini artırır.
- Isı adalarının etkisinin azaltılmasını sağlar.
Her türlü çatıda uygulanabilir
- Nazım Yavuz, eski binalarda ve hür türlü çatıda bitkilendirilme uygulamasının yapılabileceğini belirterek, “Seyrek yeşillendirme yapılması ve çatıdaki yük veren malzemelerin kaldırılması ile eski binalarda da uygulanabilir. Eğimli, tonoz, kubbe çatılarda da bitkilendirme yapılabilir. Eğim değişimine göre kullanılan malzemeler, toprak türü ve bitkiler değişkenlik gösterir. Su yalıtımı, altyapı, toprak katmanı ve bitki gibi değişen şartlar nedeniyle metrekare fiyatı 80-100 TL’den başlar” dedi. Yavuz, bitkilendirilmiş çatılarda senede bir kez bakım yapılması gerektiğini kaydederek, ‘En önemli unsur, deprem ülkesi olmamız nedeni ile çatı yüklerini mümkün olduğu kadar hafif tutmaktır. Ekilecek bitkinin doğal koşullara dayanıklı olması gerekir. Genelde 8-15 cm toprak kalınlığı (ıslak toprak ağırlığı 90-200kg/m2) tercih edilmeli ve tüm iklim koşullarına dayanıklı olan ve Türkiye’de 30’a yakın çeşidi olan sedum bitkileri ekilmelidir. Bitkilendirilmiş çatılarda bahçe toprağı mümkün olduğu kadar az olmalı, daha çok hafif ve su emme özelliği olan malzemeler tercih edilmelidir. Bakımın zor yapılacağı eğimli yüzeylerde organik gübre kullanılmamalıdır. Çim çok fazla bakım ve sulama istediğinden mümkün olduğu kadar kaçınılmalıdır’ diye konuştu.
Bitkilendirilmiş Çatılar Nasıl Yapılır?
Su yalıtımı olarak kullanılacak olan malzemelerin mutlaka TS EN13948 veya FLL bitki köklerine dayanıklılık sertifikalarına sahip olmaları gerekir. Bitki köklerine dayanıklı su yalıtım örtüleri kullanılır. Bitümlü ve sentetik örtülerin görevi yapılmış olan su yalıtımını korumaktır. Su yalıtım örtüsü üzerine belli bir miktarda su tutma özelliği olan koruyucu keçe yerleştirilir. Keçe türevi malzeme olmaları nedeni ile alttaki su yalıtım örtülerini koruma altına alır. Genelde bitkilendirme türüne ve çatı eğimine bağlı olarak 300-900 gr/ m2 yoğunluk tercih edilir. Üzerine detaya uygun basma mukavemetine ve ekilecek bitkiye uygun su tutma kapasitesine sahip çift kademeli drenaj levhaları yerleştirilir. Üzerine toprak tabakasının drenaj levhası boşluklarını doldurmasını önleyecek ince bir sistem filtresi yerleştirilir. Bunun üzerine ekilecek bitkinin özelliklerine göre toprak tabakası ve bitkiler ekilir. Çatı eğimi artıkça kullanılacak olan malzemelerde ve sistemlerde değişiklikler olmaktadır.